2017 FAALİYET RAPORU
PDF BNP PARIBAS GRUP İLETİŞİM ENGLISH

2017 YILINDA EKONOMİK ORTAM VE SEKTÖRÜN GÖRÜNÜMÜ

Global büyüme eğilimi 2017 yılında belirgin ivme kazanmasına rağmen, enflasyon düşük seyretmeye devam etmiştir.

IMF tahminlerine göre, dünya GSYH büyümesi 2017 yılında, önceki yıla göre 0.5 puan artışla %3.7 olduktan sonra, 2018 yılında %3.9’a çıkacaktır. Gelişen ülkelerdeki büyümenin ise 2018 yılında %4.9 ile 2013 yılından bu yana en yüksek seviyesine ulaşması beklenmektedir. Buna karşın gelişmiş ülkelerdeki ortalama enflasyonun gelecek sene %1.9 ile bu seneye göre 0.4 puanlık sınırlı bir artış gösterse de düşük kalacağı tahmin edilmektedir.

Enflasyonun düşük seyretmeye devam etmesi durumunda, gelişmiş ülke merkez bankalarının parasal destekleri sürdürmeleri beklenmektedir.

Gelişmiş ülke merkez bankaları önümüzdeki dönemde parasal desteği azaltma yönünde eğilim gösterseler de enflasyon düşük seyrettiği sürece bu konuda çok yavaş adım atacaklardır. Fed önümüzdeki sene bilanço büyüklüğünü 450 milyar ABD doları azaltacak olmasına ve 3 faiz artışı yapmasının beklenmesine karşın, Avrupa ve Japonya Merkez Bankalarının parasal desteği sürecektir. Bu görünüm altında, enflasyonda olası bir hızlanma eğilimi, gelişen ülkeler açısından temel risk olacaktır.

Türkiye’de 2017 yılında belirgin şekilde hızlanan GSYH büyümesinin, önümüzdeki sene aynı ivmeyi yakalaması zor gözükmektedir.

2017 yılında mali teşvikler ve Kredi Garanti Fonu desteği ile GSYH büyüme hızı, geçen seneki % 3.2’den %7 civarına yükselmiştir. Bu artışın 1.5-2 puanlık kısmı KGF desteği sayesinde gerçekleşmiştir. Önümüzdeki yıl KGF’nin ve mali desteklerin devam etmekle birlikte aynı boyutta olmayacağı öngörülmektedir. Bu doğrultuda da büyüme hızının %4 ile Orta Vadeli Program’da öngörülen %5.5’in biraz altında kalabileceği tahmin edilmektedir.

Döviz kurundaki gelişmeler ve talepteki toparlanma göz önüne alındığında, enflasyonun yüksek seyretmesi kuvvetli bir olasılıktır.

2017 yılında büyümedeki hızlı yükseliş ile talep koşulları, enflasyona yukarı yönde baskı yapmıştır. Bunun yanında kurlarda gözlenen yurt dışı piyasalar kaynaklı yükseliş eğilimi de enflasyondaki artışta belirleyici olmuştur. 2017’nin büyük bir kısmında çift hanede seyreden ve yılı %11.92 seviyesinde kapatan TÜFE’nin, önümüzdeki senenin de büyük bölümünde yine çift hanede seyrettikten sonra, ancak yıl sonuna doğru %9 civarına gerilemesi beklenmektedir. TCMB, son dönemde enflasyonist baskıların artması sonrasında ölçülü bir faiz artışına giderek, geç likidite faizini %12.75 seviyelerine yükseltmiştir.

Cari açığın milli hasılaya oranı geçen seneye göre 1.5 puana yakın artış göstermiştir.

2017 yılında, yükselen büyüme eğilimi ile birlikte cari açığın milli hasılaya oranı, geçen seneye göre 1.5 puana yakın yükselerek %5’in üzerine çıkmıştır. Finansman tarafında, yılın ilk yarısında portföy girişlerinin ve rezerv kullanımının, cari açık finansmanı içerisindeki payı artmış, yılın ikinci yarısında uzun vadeli kredi kullanımlarında sınırlı da olsa artış görülmüştür. Önümüzdeki sene büyüme eğiliminde ölçülü bir yavaşlama olması durumunda, dış açık konusundaki risklerin de daha kontrollü seyredeceği beklenmektedir.

 

Türk Bankacılık Sektörü Başlıca Göstergeleri

 

Aralık 2016

Aralık 2017

Aktif büyüklüğü

2.73 trilyon TL

3.26 trilyon TL

Kredi hacmi

1.78 trilyon TL

2.15 trilyon TL

Menkul değerler cüzdanı

352 milyar TL

402 milyar TL

Mevduat hacmi

1.55 trilyon TL

1.80 trilyon TL